Mustafa Kemal Atatürk “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir”, Neşet Ertaş “Kadın insandır, biz insanoğlu” demiştir. Bu sözlere ilk baktığınızda kadını yücelttiğini, erkekleri küçümsediğini düşünebilirsiniz. Son zamanlarda git gide artan kadın cinayetleri ve kadına şiddet olaylarıyla ortaya çıkan Women Supporting Women ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği gibi birçok hareketin de kadını yüceltirken, erkeği değersiz gösterdiğini düşünebilirsiniz. Ama bunların hiçbirinin amacı, bir cinsi yüceltip diğerini aşağılamak değildir. Cinsiyet, ırk, din, siyasi görüş fark etmeksizin her canlının yaşama hakkı vardır. Ancak ne yazık ki çoğunluğunu kadınların oluşturduğu bir kısım insan şiddete, tacize maruz kalmakta ve canları alınmaktadır. Bu sözlerin ve bu toplumsal hareketlerin amacı da bu şiddete ve cinayetlere dur demektir. Geçtiğimiz yazılardan birinde, kadını yücelttiği düşünülen Feminizm’in aslında ne olduğunu sizlerle paylaşmıştık. Bu 8 Mart’ta kadın olmanın ve anne olmanın neden bu kadar önemli gösterildiğini, belki de bazen yüceltildiğini sizlere gösterebilmek için anne sütünün mucizevi faydalarına değinmek istedik.
Tüm kadınların ve her zaman kadınların yanında olan erkeklerin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlarız. Hep birlikte daha güzel günler görme ümidiyle.
Anne sütü, bebekler için en uygun beslenme şeklidir. Doğru miktarda anne sütünde, bebeğin ihtiyaç duyduğu miktarda besin bulunur ve bebekler bunu kolayca sindirebilir.
Amerikan Pediatri Akademisi (AAP), annelerin ilk 6 ay boyunca, katı gıdaya geçtikten sonra en az 1 yaşına kadar, veya hem anne hem de bebek bırakmayı kabul edene kadar anne sütüne devam etmesini önerir.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) çocukların, faydaları o kadar süreyle devam ettiği için 2 yaşına kadar anne sütüyle beslenmesini önerir.
Annelerin bu önerileri hafife almaması gerekir. Nedenlerini ise bu yazıda göreceksiniz. İşte emzirmenin anne ve bebek için bilimsel olarak kanıtlanmış 11 mucizevi faydası.
Anne sütünün bebek için faydaları
1. Anne sütü bebekler için en ideal beslenme şeklidir
Birçok sağlık uzmanı bebeklerin en az 6 ay anne sütüyle beslenmesini önerir.
Anne sütü, bebeğin yaşamının ilk 6 ayında ihtiyaç duyduğu her şeyi doğru oranda içerir. Bileşimi, özellikle yaşamının ilk ayında bebeğin değişen ihtiyaçlarına göre değişir.
Doğumdan sonraki ilk günlerde annenin göğsünde kolostrum adı verilen kalın ve sarımsı bir sıvı üretilir. Bu sıvı yüksek proteinli, düşük şekerli ve faydalı bileşenlerden oluşur. Bu mucizevi besin insan eliyle yapılamayacak kadar benzersizdir.
Kolostrum, yeni doğanın olgunlaşmamış sindirim sisteminin gelişmesine yardımcı olur. İlk birkaç günden sonra, bebeğin midesi büyüdükçe anne vücudu daha fazla süt üretmeye başlar.
Bu mucizevi sütte eksik olabilecek tek şey D vitaminidir.
Anne olarak bedeninize çok yüksek miktarda D vitamini girmiyorsa (ve çoğumuzun öyledir) anne sütü yeterince D vitamini sağlayamaz. Bu yüzden annelere D vitamini takviyesi kullanımı tavsiye edilir.
2. Anne sütü önemli antikorlar içerir
Anne sütü, bebeğinizin virüs ve bakterilerle mücadelesine yardımcı olan antikorlarla doludur. Bu da hassas aylarda kritik öneme sahiptir.
Bu özellikle ilk aylarda üretilen kolostrum için geçerlidir. Kolostrum, yüksek miktarda immünoglobulin A (IgA) ve birçok antikor sağlar.
Anne olarak virüs veya bakterilere maruz kaldığınızda, daha sonra süte karışan antikorlar üretmeye başlarsınız. Bu da bebeğinizin bağışıklık kazanması demektir.
IgA, burunda, boğazda ve sindirim sisteminde koruyucu bir tabaka oluşturarak bebeği hastalıklardan korur.
Çok sayıda çalışma, emzirilmeyen bebeklerin zatürre, ishal ve enfeksiyon gibi sağlık sorunlarına karşı daha savunmasız olduğunu göstermektedir.
3. Emzirme hastalık riskini azaltabilir
Bebeğin özellikle ilk aylarda yalnızca anne sütüyle beslenmesi son derece önemlidir.
Anne sütü bebeğin birçok hastalığa yakalanma riskini azaltabilir. Bahsi geçen hastalıklar ile anne sütünün bunlara yönelik pozitif etkileri aşağıdaki gibidir:
Orta kulak enfeksiyonları: Anne sütü bebeği orta kulak, boğaz ve sinüs enfeksiyonlarına karşı koruyabilir.
Solunum yolu enfeksiyonları: Anne sütü bebeği birçok solunum ve sindirim sisteminde ortaya çıkan akut hastalıklarına karşı koruyabilir.
Soğuk algınlığı ve enfeksiyonlar: İlk 6 ay yalnızca anne sütüyle beslenen bebeklerin soğuk algınlığı ile kulak veya boğaz enfeksiyonlarına yakalanma riski daha düşük olabilir.
Bağırsak enfeksiyonları: Anne sütü bağırsak enfeksiyonlarının azalmasında katkı sağlayabilir.
Bağırsak dokusu hasarı: Prematüre bebeklerin anne sütüyle beslenmesi, nekrotizan enterokolit insidansında azalma ile bağlantılıdır.
Ani bebek ölümü sendromu (SIDS): Özellikle bebek yalnızca anne sütüyle beslendiğinde SIDS riski azalmaktadır.
Alerjik hastalıklar: Anne sütüyle beslenen çocuklarda astım, atopik dermatit ve egzama görülme riski daha azdır.
Bağırsak hastalıkları: Anne sütüyle beslenen çocuklarda Crohn hastalığı ve ülseratif kolit gelişme olasılığı daha azdır.
Diyabet: Anne sütüyle beslenen çocuklarda Tip 1 diyabet ve insüline bağımlı olmayan (Tip 2) diyabet gelişme olasılığı daha azdır.
Çocukluk çağı lösemisi: Anne sütüyle beslenen çocuklarda çocukluk çağı lösemisi görülme riski daha azdır.
4. Anne sütü bebeğin ideal kilosunu korunmasında etkilidir
Emzirme sağlıklı kilo alımını teşvik edip çocukluk çağı obezitesini önlemede yardımcı olur.
Yapılan bir çalışma, 4 aydan uzun süre anne sütüyle beslenen bebeğin aşırı kilo ve obezite riskinin önemli derecede azaldığını göstermiştir; çünkü anne sütüyle beslenen bebeklerde, vücutta daha yüksek miktarda yağ depolanmasını etkileyebilecek faydalı bağırsak bakterileri görülür.
Anne sütüyle beslenen bebeklerin sistemlerinde mamayla beslenen bebeklere göre daha fazla leptin vardır. Leptin, iştah ve yağ depolamanın kontrolünde anahtar rol oynayan bir hormondur.
Anne sütüyle beslenen bebekler, süt alımlarını kendileri ayarlar. Yani, açlıklarını giderene kadar süt içerler, bu da sağlıklı beslenme düzeni geliştirmelerine yardımcı olur.
5. Anne sütüyle beslenen çocuklar daha zeki olabilir
Anne sütüyle beslenen çocuklar sınavlarda daha başarılı sonuçlar alabilir. Bazı çalışmalar, anne sütüyle ve mamayla beslenen çocuklar arasında beyin gelişimi açısından fark olduğunu göstermiştir.
Bu farkın sebebi, emzirme ile ilişkili fiziksel yakınlık, dokunma ve göz temasının yanı sıra besin içeriğine de bağlı olabilir.
Çalışmalar, anne sütüyle beslenen bebeklerin zeka puanlarının daha yüksek olduğunu, davranış sorunları geliştirme ve öğrenme güçlüğü yaşama olasılığının daha düşük olduğunu göstermektedir.
Anne sütünün en belirgin olumlu etkileri, gelişimsel sorunlar yaşama riski daha yüksek olan prematüre bebeklerde görülür.
Araştırmalar, anne sütünün, bebeklerin uzun süreli beyin gelişimi üzerinde önemli olumlu etkileri olduğunu açıkça göstermektedir.
Emzirmenin anne için faydaları
6. Emzirme kilo vermenize yardımcı olabilir
Bunu sık duymuş olabilirsiniz. Emzirme döneminde bazı kadınlar kilo alırken, diğerlerinin zahmetsizce kilo verdiği görülmektedir. Üç aylık emzirmeden sonra, emziren annelerde emzirmeyen annelere kıyasla yağ yakımında bir artış görülür.
7. Emzirme rahim kasılmasına yardımcı olur
Hamilelik sırasında rahminiz armut büyüklüğünden, neredeyse tüm karnınızı kaplayacak oranda genişler.
Doğumdan sonra rahminiz, önceki boyutuna dönmesine yardımcı olan involution adı verilen bir süreçten geçer. Hamilelik boyunca artan bir hormon olan oksitosin, bu süreci yönlendirmeye yardımcı olur.
Bedeniniz, doğum sırasında bebeği doğurmaya ve kanamayı azaltmaya yardımcı olmak için yüksek miktarda oksitosin salgılar. Oksitoksin bebeğinizle bağ kurmanıza da yardımcı olabilir.
Emzirme döneminde oksitosin oranı da artar. Oksitosin rahim kasılmalarına yardımcı olur ve kanamayı azaltarak rahmin önceki boyutuna dönmesini sağlar.
Çalışmalar, emziren annelerin doğumdan sonra daha az kan kaybı yaşadığını ve rahimlerinin daha hızlı daraldığını göstermiştir.
8. Emziren annelerin depresyon riski daha düşüktür
Doğum sonrası depresyon (PPD), doğumdan kısa bir süre sonra gelişebilen bir depresyon türüdür.
Araştırmalara göre emziren kadınların doğum sonrası depresyon geliştirme olasılığı daha düşüktür.
Ancak, erken doğum yapan annelerin doğum sonrası depresyon yaşadıklarında, emzirme sorunu yaşama olasılığı daha yüksektir.
9. Emzirme hastalık riskinizi azaltır
Emziren kadınlar kanser ve diğer birçok hastalığa karşı daha uzun süre korunur.
Bir kadının emzirmek için harcadığı toplam süre, meme ve yumurtalık kanseri riskinin azalmasıyla bağlantılıdır.
Emziren kadınlarda daha düşük oranda:
Yüksek tansiyon
Artrit
Yüksek kan yağları
10. Emzirme adet görmeyi engelleyebilir
Emzirmeye devam etmek, yumurtlama ve adet görmeyi de duraklatır. Adet döngülerinin durması bedenimizin hamilelikler arasında zaman olmasını sağlama şekli olabilir. Bu değişikliği avantaj olarak düşünebilirsiniz. Yeni doğan bebeğinizle vakit geçirmenin tadını çıkarırken, endişelenmeniz gereken bir konu eksilmiş olur.
Kaynak: https://www.healthline.com/health/breastfeeding/11-benefits-of-breastfeeding#takeaway
Çeviren: Bengisu Gülüm Sert
Editör: Begüm Gür
Comments