Modern insanlığın kökeni, Doğu Afrika'daki jeolojik bir kaya depresyonuna (çukur alana) dayanıyor olabilir. Zaman ve erozyon ile şekillenmiş bu tozla kaplı alan, Mars'ta keşfedilen oluşumları andırıyor. Etiyopya'da bulunan Afar Çöküntüsü, Arabistan ve Afrika'ya özgü tektonik plakaların kıtada buluştuğu yerin adıdır. Aynı zamanda da bölgenin Middle Awash isimli arkeolojik alanında bulunabilecek olan eski çağdaki Homo Sapiens fosillerinin kaynak noktasıdır. Bu fosillerin gizemli olmasının bir nedeni vardır.
Alanda çok fazla fosil keşfedilmiş olsa da eski radyo karbon tarihleme yöntemleri bu fosillerin yaşını tam olarak belirleyememiştir. Bu sebeple de bilim insanlarının, eski çağa ait insan gelişimindeki büyük çaplı olayların-eski çağdaki Afrikalıların ilk defa Avrasya'ya yolculuk etmesi de buna dahildir- izini sürme konusunda sınırlı kaynakları bulunmaktadır.
Ancak bu durum artık değişiyor. "Proceedings of the National Academy of Sciences" dergisinde yayımlanan bir çalışma, eski çağa ait hominin fosillerinin tam yaşını bulacak yeni ve ilginç bir yöntemi açığa çıkardı: Deve kuşu yumurtaları. Atalarımızın ne zaman Afrika'da yaşadığına ve nasıl evrimleştiğine yönelik detayları ortaya çıkarabilecek bir araç bu.
Araştırmaya göre bu yöntem, bilim insanlarının, "insan evriminin en uzun kayıtlarından birisinin" tam yaşını bulmasına yardımcı oluyor.
Peki bu keşfi nasıl yaptılar? — 30 yılı aşkın bir süredir bu konuda araştırma yapan bilim insanları, Etiyopya'da bulunan Middle Awash isimli arkeolojik alan üzerinde çalışıyor. Yıllar boyunca, eski çağa ait Homo sapiens fosillerini de içeren 30.000'den fazla omurgalı hayvan fosilini listelemişlerdir. Aynı zamanda araştırmacılar, bu arkeolojik alanda Taş Devrine ait araçlar da bulmuştur.
Ancak eski radyo karbon tarihleme yöntemleri, bu alandaki, insanlığın binlerce yıl ile toz arasına karışmış zaman çizelgesini bulamamıştır. Radyo karbon tarihlemesi, kısmen, yeterli kemik ve ahşap numuneleri ile çevredeki kayalardan kaynaklanan etkileşim eksikliğine dayanır.
Araştırmacılar, “Afrika’daki ilişkin teknolojiler ile Homo sapiensin ortaya çıkışının doğru bir şekilde tarihlendirilmesinin jeokronoloji açısından kalıcı bir zorluk, paleoantropologlar açısından ise kalıcı bir hayal kırıklığına sebebiyet vereceğini" dile getiriyor.
Durum böyle olunca da dikkatlerini çamurda buldukları başka bir şeye yönelttiler: Bölgenin tortusunda bulunan deve kuşu yumurta kabuklarına.
Araştırmacılar, deve kuşu yumurta kabuklarındaki kalsit üzerinde bir radyoizotop analizi yaptılar — Bu, çalışmada “230Th/U gömü tarihlemesi” adı verilen bir yöntemdi. Kalsit, kireçtaşı ve tebeşir gibi birçok doğal malzemede bulunan bir çeşit karbonat mineralidir. Bu yöntem ile araştırmacılar, bölgedeki dört alanda bulunan minimum ve maksimum tortu yaşını tarihleyip elde edilen sonuçları, aynı tortuda bulunan insan fosillerinin yaşını tarihlemek için kullandılar.
Uydu görüntü analizi gibi diğer yöntemlerle birlikte bu yöntem, araştırmacıların bu alandaki eski çağa ait insan yerleşiminin bugüne kadarki en net zaman çizelgesini bir araya getirmelerine yardımcı oldu.
Peki Neler Buldular? — Benzersiz analizleri sayesinde, paleoantropologlar, Etiyopya'nın Afar Çöküntüsünde Orta Taş Devrine ait insan fosilleri ve ilgili eserlere yönelik iki önemli keşif yaptılar:
Doğu Afrika'nın bu bölgesinde yer alan en eski iki Homo sapien fosili, yaşları 158.000 ila 96.000 arasında olacak kadar eski olabilir.
Bölgede daha sonra bulunan Taş Devrine ait eserler, 21.000-24.000 ile 31.000-32.000 yıl öncesine dayanmaktadır.
Bunlar o dönemin Etiyopya'sında bulunan en eski insan fosilleri değildir. Bunun kaydı, Güney Etiyopya'da bulunan 212.000 yıllık Omo I kısmi iskeletine aittir.
Bu çalışma ile araştırmacılar, eski çağdaki modern insanların zaman çizelgesini büyük bir ölçüde değiştirip düzenlemiş oldu. Bu konu hakkında şu açıklamayı yaptılar:
“[Orta Taş Devrindeki] Afrika, anatomik açıdan modern olan insanların ortaya çıkışına ve Avrasya'ya kadar ulaşmalarına tanık olmuştur. Bu insanların ve onların soyundan gelenlerin biyolojisini anlamak için bizlere gereken şey kronolojik olarak yerleştirilmiş fosillerdir.”
Peki Bu Yöntem Neden Önemli? — Çünkü bunun gibi çığır açan yöntemler, insanlığın beşiği olan Doğu Afrika'daki Homo sapiensin bilimsel olarak desteklenen bir zaman çizelgesinin ortaya çıkarılmasına yardımcı oluyor. Artık kıtada yaşamış eski çağa ait modern insanların ortaya çıkışını ve evrimini anlamaya bir adım daha yaklaştık.
Araştırmacıların da bahsettiği üzere, eski çağ atalarımızın Etiyopya'daki Afar Çöküntüsünde ne zaman yaşadıklarını anlayabilirsek, Dünya'da bulunan baskın türlere nasıl dönüştüklerini daha iyi anlayabiliriz.
Araştırmacılar, "Sonuçlarımız...Etiyopya'nın Afar bölgesindeki kalın tortul yığınının, türümüzün ortaya çıkışı ile evrimini anlamamız açısından oldukça temel bir buluş olmayı sürdürdüğünü" açıklıyor.
Peki Sırada Ne Var? — Çalışma bulguları, Afrika'daki eski çağ insanlarının evrimini anlamamızı sağlayacak olan bu uzun yolun daha ilk adımını oluşturuyor. Yapılacak daha fazla araştırma, Homo sapien atalarımızın Avrasya'ya ne zaman göç etmiş olabileceği de dahil olmak üzere bu konu hakkında başka ipuçlarına ulaşmamızı sağlayabilir. Araştırmacılar bulgularını “çok önemli” ve “Afrika'ya ait H. sapiensin kökeni ve evrimi ile ilgili birçok araştırma sorusunu çözmede temel bir buluş" olarak tanımlıyorlar.
Araştırmacılar, bulgularının bölgedeki Orta ve Geç Taş Devirlerinden kalma daha eski çağa ait insan kalıntılarının tarihlenmesine yardımcı olacağını; ve insan uygarlığının bu beşiğinde gerçekleşmiş eski çağa ait iklim değişikliği hakkında muhtemel yeni bilgiler ortaya çıkaracağını tahmin ediyorlar.
Umarız ki daha fazla bulgu bulundukça bilim insanlarının “modern insanların esas ortaya çıkışı ve yayılması" ile ilişkilendirdiği bu olağanüstü bölgede bulunan çok sayıda insan fosili hakkında yeni detaylar ortaya çıkacaktır.”
Çevirmen: Begüm Gür
Editör: Bengisu Gülüm Sert
Комментарии